06 Mayıs Pazartesi 2024
1 yıl önce

AK Parti’li Ömer Çelik'ten CHP'li Tunç Soyer'in sözlerine tepki: Osmanlı da bizim Türkiye de bizim

Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle: Yunanistan ve meydan okumalar temelinde bir takım değerlendirmeler yapılıyor. Dış güvenlik ve iç güvenlik bir bütün olarak değerlendiriliyor. Yeni eğitim ve öğretim yılı başladı. Tüm öğrencilerimize ve eğitmenlerimize başarılar diliyoruz. Bugün Türkiye'nin kara tarihlerinden bir gün. 12 Eylül darbesi hatıralarımızdan çıkmıyor. Milli egemenlik düşmanlığı, devlet düşmanlığıdır. Bu acı hatıra 15 Temmuz'da milletimizin direnişiyle farklı bir boyuta ulaştı CHPLİ TUNÇ SOYER'İN OSMANLI SÖZLERİ Osmanlı devleti de bizimdir, Türkiye Cumhuriyeti de bizimdir. Bir takım işgalcilerle bir takım ittifaklara girenlerden bahsediliyor. Güzel İzmir'in işgalinden kurtuluş gününde işgalcilerin söylemediği sözler günümüzde söylenmiştir. İşgalcilere karşı duruşumuza karşı söylenmesi gereken sözler, iç siyasetimize söylenerek şuursuzluk yapmışlardır. Atatürk ve silah arkadaşları, ülkemizin kurtuluşuna büyük bir mücadele vermiş kahramanlardır. AK PARTİ'DEN TEBRİK Bir tebriğimiz yeni seçilen İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa içindir. Kendisi seçimle son derece demokratik bir seçimle işbaşına geldi. Kendisini tebrik ediyoruz. Avrupa'nın göbeğinde olgun bir demokrasi deneyimi olarak kayıtlara geçmiştir. Umarız ki Yunanistan yönetimi Türk azınlığın oradaki bu iradesine gereken saygıyı gösterir. Şimdiye kadar yaptıkları ihlalleri tekrar etmezler. Diyarbakır anneleri dünya tarihinde önemli bir şekilde anılacak vicdan nöbeti, evlatlarıyla buluşma çığlığı, teröre karşı duruştur. Kendilerini bir kere daha buradan selamlıyoruz. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN BALKAN ZİYARETİ Cumhurbaşkanımız yakın zamanda çok önemli Balkan ziyareti gerçekleşti. Balkanlarda vekalet çalışmalarının gündeme getirilmeye çalışıldığını görüyorduk. Sayın Cumhurbaşkanımız Boşnak, Hırvat, Sırp unsurlarla, Sırbistan, Hırvatistan yönetimleriyle son derece güçlü görüşmeler yaparak burada diyalog ortamının artırılmasına katkıda bulundu. Orada verdiği mesajlar, Saraybosna Zagrep ve Belgrad'daki mesajları dikkatli bir şekilde takip edildi. ABD'DEN YPG İLE SINIRDA TATBİKAT Terörle mücadele açısından güçlü adımlar atmaya devam ediyoruz. Müttefiklerimizin ortaya koyduğu bazı ilkesizliklerle mücadele etmek istiyoruz. ABD'nin teröristler için taziye mesajı yayınlaması bu ilkesizliklerin başında geliyor. Tabii ki bu NATO prensipleri, ABD-Türkiye arasındaki güvenlik mutabakatına aykırıdır. Suriye'deki PYD'nin PKK'nın ta kendisi olduğu net bir şekilde herkes tarafından biliniyor. Müttefiklerimizin DAEŞ'le mücadele adı altında PKK gibi bir terör örgütüne taziye ve ziyaret yaklaşımına girmeleri baştan aşağı ilkesizliktir. YUNANİSTAN'IN PROVOKASYONLARI Tahriklerin farkındayız. Gemiye açılan ateş haydutluktur. Yunanistan masadan kaçmamalı, sorunlar masada çözülebilir. ABD'DEN YPG İLE SINIRDA TATBİKAT Terörle mücadele açısından güçlü adımlar atmaya devam ediyoruz. Müttefiklerimizin ortaya koyduğu bazı ilkesizliklerle mücadele etmek istiyoruz. ABD'nin teröristler için taziye mesajı yayınlaması bu ilkesizliklerin başında geliyor. Tabii ki bu NATO prensipleri, ABD-Türkiye arasındaki güvenlik mutabakatına aykırıdır. Suriye'deki PYD'nin PKK'nın ta kendisi olduğu net bir şekilde herkes tarafından biliniyor. Müttefiklerimizin DAEŞ'le mücadele adı altında PKK gibi bir terör örgütüne taziye ve ziyaret yaklaşımına girmeleri baştan aşağı ilkesizliktir. YUNANİSTAN'IN PROVOKASYONLARI Yunanistan'ın yükseltmeye çalıştığı tahriklerin farkındayız. En son Ro-Ro gemisine ateş açmaları bir haydutluktur. Bizim her zaman söylediğimiz bu şekildeki tacizlere, fiili durum yaratma arayışlarına son vermeleridir. Burası çıkmaz sokaktır. Sorunların masada çözülmesi için Türk diplomasisi yeterli kapasiteye, yol haritasına sahiptir. Yunanistan'ın masadan kaçmayı bırakıp sahada bu tip haydutluklardan uzak durması gerekir.
Bütün sorunların çözüm yeri masadır. Miçotakis yönetiminin iç krizlerinin neticesi Yunanistan'ın meşruiyetten uzaklaşıp haydut devlet olmamalıdır. Gece gündüz kendi ülkelerinde başka devletlerin ne kadar çok üs açtığını anlatmakla meşgul yönetim. Hiçbir şekilde barış için çözüm üretmede bir performans ortaya koyamıyorlar. "CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN ABD'YE GİDECEK" Cumhurbaşkanımız 17-22 Eylül'de BM zirvesi vesilesiyle ABD'yi ziyaret edecek. Dünya beşten büyüktür ilkesinin reform olarak hayata geçmesinin ne kadar önemli olduğu görülüyor. 80'e yakın ülkenin herhangi bir güvenlik konseyi üyesi veto hakkını kullandığı zaman, ABD Daimi Temsilcisinin reformla açıklama yapması şimdiki modelin dünyayı taşımadığını gösteriyor. Cumhurbaşkanımızın kıta, inanç, çeşitli siyasi değerlendirmelerle bunun değiştirilmesi gerektiğine dair görüşünün daha çok alan bulduğunu görüyoruz. Son Rusya-Ukrayna savaşında BM tamamen işlevsiz kalabiliyor. Halbuki bu kurumların daha çok işlev üretmesine ihtiyaç vardır. "YURT KAPASİTEMİZ 825 BİNİ GEÇTİ" Şimdiye kadar yapılmış, yapılanlarla birlikte yurt kapasitemiz 825 bini geçti. Bize yaklaşabilen en yakın ülke yurt kapasitemizin yarısına ulaşabildi. Tüm bu tablo konudaki hassasiyeti ve başarıyı göstermektedir. Cumhurbaşkanımızın öğrencilerin dışarıda kalmaması için iradesi neticede bizi 825 binlik yurt kapasitesine ulaştırdı. Öğrencilerimizin hızlı bir şekilde yerleştirilmesi ve böylece hemen hemen en yakın ülkeye iki kat fark atan bir tablonun ortaya çıkması öğrencilerimizin ve velilerimizin lehine bir sonuç olarak gerçekleşmiştir. 6'LI MASADA HDP'YE "BAKANLIK" TARTIŞMALARI Dürüst bir şekilde tezlerini ve düşüncelerini ortaya koymalılar. Birbirine zıt açıklamalar geliyor. Toplumun önüne gerçeklerin konuşulduğu bir tablo konulmuyor.

1 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Canavarca hislerle işlenen cinayetin yargı sürecini yakından takip edeceğiz!

Çelik'in açıklamalarından başlıklar: AB'nin Türkiye rapor örgütüne buradan seslenmek isterim. Kendisinin doğrudan yanlış aldıkları konular var. Diyarbakır Anneleri'ni de gündemlerine almalarını istiyoruz. Ama şimdiye kadar uluslararası kurumların gündemine Diyarbakır Anneleri'nin girmemiş olması dünyanın en büyük ikiyüzlülüklerinden bir tanesidir. Devletlerin yaptıkları insan haklarını gündemine aldıklarını söyleyenler DEAŞ örgütünün yaptıkları insan hakları ihlallerini gündemine alıyorlar. PYD/PKK, FETÖ örgütlerini ama gündemine almıyorlar. Türkiye ile yazılan raporlar açısından Diyarbakır Anneleri'nin evlat nöbetlerinin, koyduğu durur bütün raporlar açısından samimiyet testi olacaktır. "İLHAK KARARI SONRASI BARIŞ ÖTELENMİŞ OLDU" Rusya'nın ilhak kararları (Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya) sonrası barış ve ateşkes umutları ötelenmiş oldu. Türkiye, Kırım'ın ilhakından bu yana ortaya koyduğu ilkeli tavrı sürdürüyor. Bu ilhak kararını da reddettiğimizi ifade ediyoruz. "CUMHURBAŞKANIMIZIN ORTAYA KOYDUĞU İRADEYE HERKES DESTEK VERMELİ" 200 savaş esirinin takasında Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu duruşu takdir ediyor. Önemli bir aşamaydı. Ama maalesef bu ilhak nedeniyle barışla ilgili durum biraz daha ötelenmiş duruyor. Türkiye'nin ateşkesin sağlanması için ortaya koyduğu diplomatik irade dışında bir başkaları tarafından bir irade yok.   Ülkelerin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine ilkesel çerçevede sahip çıkıyoruz, önem veriyoruz. Savaş hiçbir şeyi çözmez. Acı yıkım, insanlar için büyük kayıplar getirir. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bu iradeye herkesin destek vermesini istiyoruz. AB her zaman diplomasinin, sorunların masada çözülmesinin altını çizen bir birikime sahip. Ama Türkiye'nin verdiği diplomasiye geride kalmışlardır. ABD'YE YUNANİSTAN UYARISI Bazı müttefiklerimiz de (ABD) Yunanistan'daki üslere silah yığarken genelde şöyle argümanı ifade ediyorlar: "Rusya'nın saldırgan politikası." Bu çok anlamlı bir tablo üretmiyor. Yunanistan bu elde ettiği desteği, Türkiye'yi tehdit ve taciz etmek için üretiyor. Yunanistan'a bu desteği verenlerin, gereken tavrı da alması gerekiyor. Ege'de Akdeniz'de bu şekildeki hesapsız silah desteğinin Yunanistan'ın devlet politikası ele alındığında ne NATO için ne de bölgenin barışı için olumlu sonuçlar  doğurmayacağı açıktır . Bu silahları verenler bu üsleri kuranların Yunanistan'a hukuk konusunda hiçbir uyarı yapmadığını görüyoruz. ONUR ŞENER CİNAYETİ Söz konusu cinayetten son derece üzüntü duyduk. Arkadaşlarımız aileyi ziyaret edecek ve yanında oalcaktır. Canavarca hislerle işlenen cinayetin yargı sürecini yakından takip edeceğiz. Gereken cezaları alınması için sürecin takipçisi olacağız. Kuşkusuz yargı bağımsız bir şekilde konuyu inceleyecektir. Biz de süreci takip edeceğimizi bir kere daha ifade edelim. Eşinin, güzel evlatlarının fotoğraflarını gördükçe içimizin parçalandığını ifade etmek isterim. Bu canavarlığı reddetmek, lanetlemek, bu cinayeti işleyen katillerin gereken cezayı alması konusundaki sorumluluğumuzu yerine getirmeye çalışacağız. Fakat cinayet işlenir işlemez, kişilerin hangi bakanlıkta çalışmasının polemik konusu olması da bu acımasızlığın bir örneğidir. Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye'nin her yerinde hiç istemesek şu meslek grubundan, şu cinsiyetten, şu kökenden bazı insanların cinayetlere imza ettiğini görüyoruz. Lanetliyoruz. Bu acı karşısında siyasi polemik üretmeye çalışanların 'Bundan hükümet, bakanlık, şu kurum sorumludur' gibisinden yaklaşım içine girmesinin bu acıyı ve cinayeti istismar etmesinden başka bir yüzü yoktur. Buradan bütün kamu iradesini ilzam etmek, bu kadar mantıksız bir şey olabilir mi? Burada gerek bunların çalıştığı Bakanlı ve kurum hukuki süreçten ayrı olarak da kendi işlemlerini gerçekleştirecektir. Bu canavarca hislerle gerçekleştirilmiş, lanetlenmesi gereken bir cinayet. Cumhurbaşkanımız, MYK'mız, bütün hepimiz bu acıyı paylaşıyoruz. Milletimizin hepsini sarsan bir tablo maalesef ortaya çıktı. Hayatını kaybeden kardeşimize Cenab-ı Allah'ta rahmet diliyoruz. Arkadaşlarımız ailenin yanında olacaklardır. Kurumların bahsettiğiniz çerçevede, kendi iç hukukları, tüzükleri bu tip olaylar karşısında takip edecekleri süreçler açısından gereğini yapacaktır. MESCİD-İ AKSA'DAKİ İHLALLER Mescid-i Aksa'ya dönük olarak ortaya çıkan radikallerin ihlallerini buradan bir kez daha kınıyoruz. Ama bu radikallerin ihlallerinin polis tarafından görülmezden gelmesi daha dikkat edilmesi gereken konudur. Bu konuları kınıyoruz ve yakından takip edeceğimizin altını çiziyoruz.

1 yıl önce

Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyareti... Ömer Çelik: Kendisini destekleyenler de başarısız buldu

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in konuşmasından satır başları şu şekilde: Her türlü soruşturma yapılacaktır. Oradaki gazın ölçülmesi, kişilerin tek tek takip edilmesi gibi cip sistemindeki değerlendirmelerle birlikte bu acı olay nasıl meydana geldi? Bütün boyutlarıyla açığa çıkarılacak ve kamuoyuyla paylaşılacaktır. İlk andan itibaren devletimizin bütün kurumları seferber oldu. Cumhurbaşkanımız süreci yakından takip edip ziyarette bulundu. MKYK gündeminde bu konuyu değerlendirmeye devam ediyoruz. Gündemde Anayasa ile ilgili konular var. CHP tarafından başörtüsü konusunda kanun değişikliği teklifi var. Bir diğer konu 28 Ekim'de Cumhurbaşkanımız tarafından bir Türkiye vizyonu konuşması yapılacaktır. Bununla ilgili hazırlıklarımız sürüyor. Diyarbakır Anneleri'nin nöbetinin bin 141'inci günü. Çok üzücü bir Haber aldık. Evlat nöbetindeki Ekrem Artı, 7 yıldır kavuşamadığı evladının peşine düşmüştü. Maalesef hayatını kaybetti, evlat hasretiyle vefat etti. NATO ülkesi olarak biz topraklarını koruma konusunda kararlığımızı sürdürdüğümüz gibi, bu faaliyetlerin Avrupa ve NATO'nun ortak güvenliğinin de merkezini teşkil ettiğini kimsenin unutmaması gerekiyor. Bu eleştiriyi getiren ülkelerin kendi güvenlikleri içinde sakıncalı bir yaklaşımdır. TBMM'de bu mücadeleler için hayır oyu veren partilerin terör konusunda ya bilgisiz... Türkiye Cumhuriyeti'nin yanında değil diğer tarafların yanında bir tutum koyduğu görülmektedir. "ABD 17 EKİM 2019 TAAHHÜTLERİNE BAĞLI OLMASI GEREKİR" Müttefiklerimizin çeşitli yayınladıkları rapor ve açıklamalarda çifte standart uygulaması maalesef çeşitli şekillerde devam ediyor. ABD 2019'dan bu yana ulusal Barış Pınar'ı harekatımıza dönük olarak bir takım haksız hukuksuz eleştiriler olduğunu görüyor. ABD'den nasıl böyle bir rapor çıkıyor, bunun ayrıca değerlendirilmesi gerekir. Orada şunu söylüyor; Türkiye'nin PYD/YPG'ye yürüttüğü mücadelenin ABD'nin DEAŞ'a karşı gerçekleştirdiği mücadeleyi zayıflattığına yönelik. Burada herkes kendi ulusal güvenlik anlayışını çok dar, indirgemeci, müttefiklerini düşünmeden tanımlarsa ortaya çıkan tablo; bir NATO üyesinin bir başka NATO üyesinin terör örgütlerine yönelik mücadelesini desteklemeli. ABD'nin 17 Ekim 2019 tarihli taahhütlerine bağlı olması gerekir. Bir kere daha gördük ki Cumhurbaşkanımızın talimatıyla Barış Pınar Harekatı ve Fırat Kalkanı, sınırlarımızda bir terör örgütlerinin kurulmasını engellemiş. Bunların kurulmasını sağlamaya çalışan bir takım organizasyonları yok etmiştir. Sınırlarımızda herhangi bir tehdit gördüğümüzde bedeli ne olursa olsun, bunu yok etmeye ve cevabını vermeye kararlıyız. Bugüne kadar verdik, vermeye de devam edeceğiz. Halan bu raporlar vasıtasıyla terör örgütüne destek veriliyorsa, Türkiye'nin kendi bildiğini yapmaya devam etmekten başka bir seçeneği yoktur. Bu zorunluluk olarak devam edecektir. Bu vesileyle aynı anda birçok cephede bu harekatları gerçekleştiren TSK'yı da tebrik ediyoruz. Jandarmamızı, polisimizi, MİT tebrik ediyoruz. "TÜRKİYE ENERJİ ÜSSÜ OLARAK ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIR" Cumhurbaşkanımız Kazakistan'ı ziyaret etmişti. Orada görüldü ki bütün bu bölge açısından barış perspektifine sahip Türkiye'dir. Putin'in Türkiye'nin bir gaz merkezi olması, gazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya gitmesi yaklaşımı oldu. Cumhurbaşkanımız ilgili bakanlıklar görüşsün ve adımlarımızı atalım dedi. Türkiye bir enerji üssü olarak üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu ifade etti. Bu vesileyle aynı anda birçok cephede bu harekatları gerçekleştiren TSK'yı da tebrik ediyoruz. Jandarmamızı, polisimizi, MİT tebrik ediyoruz. "TÜRKİYE ENERJİ ÜSSÜ OLARAK ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIR" Cumhurbaşkanımız Kazakistan'ı ziyaret etmişti. Orada görüldü ki bütün bu bölge açısından barış perspektifine sahip Türkiye'dir. Putin'in Türkiye'nin bir gaz merkezi olması, gazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya gitmesi yaklaşımı oldu. Cumhurbaşkanımız ilgili bakanlıklar görüşsün ve adımlarımızı atalım dedi. Türkiye bir enerji üssü olarak üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu ifade etti. KILIÇDAROĞLU'NUN ABD ZİYARETİ Daha önce ABD ziyaretiyle ilgili kimin nereye gittiği bizi ilgilendirmez demiştim. Konu bizden çıktı. Kılıçdaroğlu'nun ziyaretini kendini destekleyenler son derece başarısız olarak değerlendirdiler. Bu kadar şeffaflık diyen birisi 8 saat ortadan kayboldu. 8 saat ne yaptı bizi ilgilendirmiyor. ABD'deki basın mensupları ve kendi yanındaki basın mensupları uzak tutulmuş. Bununla ilgili bir açıklama yapılmadı. Bu gezinin mutlak ziyaretler dışında konuşulan tek şey kendisiyle oraya gidenler dışında 8 saat kaybolması oldu. Şöyle bir cümle, bu bir CHP'li tarafından söylenmişti. CHP adayı olacak kişinin sadece kapasitesine bakılmaz, uluslararası aktörlerin kimi işaret ettiğine de bakılır. Bunu hangi CHP'li büyükşehir belediye başkanı söylemiştir? Bir yandan da ABD'deki otoritelerden muhalefeti destekleyeceğiz diye açıklama gelmişken. CHP köklü bir parti, genel başkanının bir gezisinin bile düşük profilli, etkisiz, bu kadar tartışma yaratması ayrı bir konudur. En masum yaklaşan muhalif kesim bile şunu diyor; Bu gezinin amacı neydi? BAŞÖRTÜSÜ İÇİN ANAYASA TEKLİFİ Son şekli verildikten sonra ortaya konulacak. AK Parti tarafından büyük mücadele verilerek çözülmüş meselenin ardından CHP bu konuyu gündeme getirdi. Kılıçdaroğlu açıklamasında 'Bu konuda bir adım atacağız ve geçmişte yaptığımız yanlışı düzelteceğiz' diyor. Burada bir soru var; Orada koyduğunuz tavırlar. Yaptığınız açıklamaların oluşturduğu karanlık ortam yüzünden 1-2 nesil, kadınlar geleceklerini kaybettiler. Dolayısıyla bu insanlara kayıp yıllarını nasıl vereceksiniz? Bakanlık yapmış bir CHP'li çıktı siyasi tuzağı yeniden ortaya çıkarak biz iktidara geldiğimizde başörtüsü meselesini yeniden gündeme getireceğiz diyor. Bol miktarda demokrasi, hukuk, adalet diye söyleniyor, pratiğe geldiğinizde yönetilemez bir cari açık ortaya çıkıyor. Siyasette mesajımızı sözle ulaştırıyoruz ama tarihe eylemler geçiyor. Biz teklifimizi Cumhurbaşkanımıza sunduktan sonra getireceğiz. Diğer teklifimizin ne mahsuru var daha görmeden reddediyorlar. Bizim getirdiğimiz ailenin güçlendirilmesiyle ilgili teklifin vatandaşımıza sunalım, Türk siyasi tarihinin en ezici desteğini alır. İçinde aile geçen bir şey karşısında daha duyarlı olmaları gerekirdi. Son zamanlarda tartışmalarda olduğu gibi kabul edilemez bir duyarsızlık olduğunu ifade etmek isterim. Bazı arkadaşlar seçimi karşı ittifakın kazanacağına o kadar angajman olmuşlar ki baktıkları her olayda AK Parti kazanacak diyorlar. Bir sürü dinamiğin ortasından çok hassas değerlendirilmesi gereken bir mesele. Türkiye, bu savaşın sona erdirilmesi için mücadele verirken maliyetin de düşürülmesi için çabalıyor. Birileri çıkıp 'Putin, AK Parti kazansın diye açıklama yapıyor' sözleri biraz fazla takıntılı olmuş. BORRELL'İN TEPKİ ÇEKEN AÇIKLAMALARI Avrupa'yı bir küresel güç olarak değerlendirmiyorlar, tamamen ırkçı, indirgemeci bir yaklaşım içerisine giriyorlar. Dünyanın geri kalanına haksızlık ve hakaret içeren bir açıklama. Borrell'in üzerine bu açıklama yakışır. Özür dilemesi gerekir. Cemevleri konusunda yapılan değerlendirme, Cumhurbaşkanımızın o gün Şah Kulu dergahına giderek dedelerimizle canlarımızla birlikte olması TC tarihinin en önemli olaylarından biridir. Bu konuda atılmış adım, birliğimizi büyütme anlamında büyük bir adımdır. Bu tip adımlar atıldığında hemen bu adımların eksiği şudur diye değerlendiriyor. Bu doğaldır. Fakat bizim kurumlarımız bizden çıkıyor, kayyum atanıyor gibi" sözler kullanılıyor. Bunlar kaostan, çözümsüzlükten beslenen bir yaklaşım sunuyorlar. Göreceğiz ki tam tersine alevi kurumlarının asimilasyonla değil, onların geleneklerine destek verecektir. Onun dışında bir yaklaşım söz konusu olamaz. Eleştiri başka bir şey. Ama bunu kategorik olarak mahkum etmeye çalışmanın iyi bir niyetli yaklaşım olmadığını görüyoruz. YUNAN YETKİLİNİN SAKIZ ADASI ZİYARETİ Askerlik sadece meslek değil ayrıca bir hayat tarzı. Yunanistan'ın böyle çocuksu konuşan bir generalin olması Yunanistan'ı kaygılandırmalı, bizi değil. Sürekli olarak Yunan iç siyasetinde aşırı sağcılara seslenen bir yaklaşımla yollarına devam ediyorlar. Gayri statüdeki adaları silahlandırmak, sözleşmelere aykırıdır. Kendi ülkelerinin bu kadar güvenliğini başka ülkelere bağladığını söyleyen bir iktidar gündeme gelmemiştir. Miçotakis sürekli olarak başka ülkelerin eyalet başkanı olarak konuşuyor. Ege'yi bir Yunan gölü yapma yaklaşımından uzak dururlarsa meselelerin halledilmesi daha kolay olur. Miçotakis hükümeti adeta Yunanistan'ı özelleştirmeye gelmiş. Biraz kafalarını kaldırsınlar, dünyaya, etrafa baksınlar. Meselelerin masada çözülmesi için bir kapasite ortaya koysunlar. Bizim irademiz barış iradesidir. Ama siz bize saldırganlık ortaya koymaya çalışırsanız, yazılım değişir. "Bir gece ansızın gelebiliriz" yazılımı devreye girer. Bunlar Yunanistan'ın boyutunu aşan maceralardır.

1 yıl önce

Ömer Çelik: Siyasi barbarlığa geçit vermeyiz

https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1584866213423120385?s=46&t=bUMiQJnR5Z0FT8P0H3Pefw İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi 3. Kademe açılış töreni bugün gerçekleştirildi. Tuzla'da düzenlenen törene, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı da katıldı. Burada konuşma yapan Yazıcı, "1998 yılında projenin birinci etabını başlatan, hizmet siyasetinin lideri Recep Tayyip Erdoğan beyefendiye de teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı. "Bu protestonuzu kınıyorum" Ardından sonra salondan tepki sesleri yükselmeye başladı. Yazıcı protestoculara, "Ben üç dönemdir belediye başkanıyım, 280 bin Tuzlalının belediye başkanına saygınız bu mu?" diye seslendi. Öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde Tuzla için yaptıklarını sayan Şadi Yazıcı, "Bu protestonuzu kınıyorum." diyerek kürsüden indi. Saldırı girişiminde bulundular Salondan ayrıldığı sırada programa katılan bir grup, Yazıcı'nın peşinden giderek saldırı girişiminde bulundu. Bu sırada korumalar ve grup arasında itişmeler yaşanırken Yazıcı, makam aracına binerek uzaklaştı. "Bu saldırıyı lanetliyoruz" Olayın ardından AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, konuya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaparak Yazıcı'ya destek verdi. Çelik şu ifadeleri kullandı: "Tuzla Belediye Başkanımız Şadi Yazıcı İstanbul’daki belediye hizmetleri hakkında görüşlerini söylediği ve Cumhurbaşkanımızın belediye başkanıyken yaptığı hizmetlerden bahsettiği için saldırıya uğradı. Bu saldırıyı lanetliyoruz. Siyasi barbarlığa geçit vermeyiz." https://twitter.com/omerrcelik/status/1584891033934237696?s=46&t=bUMiQJnR5Z0FT8P0H3Pefw

1 yıl önce

AK Parti sözcüsü Ömer Çelik'ten 'kimyasal silah iddialarına tepki: Aşağılık iftira

Ömer Çelik'in konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde: İçeride sürekli milletin iradesini aşağı çeken bütün olayların çerçevesi ulusal düzeyde olan vesayetti. Egemenlik kayıtsız şartsız ilkesine tenzilat yapmaya kalkanlar oldu, netice itibariyle millet sandığa verdiği oyla bu tehditleri bertaraf etti. Terörün etrafta oluşturmaya çalıştığı şey fiziki terörden ibaret değildir. Bu fiziki terörün ardında ülkemizi hedef alan projelerdir. Ülkemizi ve bölgemizi siyasi mengeneye sıkıştırmaya çalışan bu terör olgusu gündemimize bölgesel vesayet olarak geldi. Bu mücadele verilmeseydi şimdi sınırımız etrafında terör devletçikleri olacaktı. Hem bölge barışını bozmak, hem de Türkiye'nin burnu dibinde kaos yapıları olacaktı. Bir de bütün insanlığın başında olan küresel vesayet var. Buna karşı da daha adil bir dünya küresel bir eşitlik çağrısı anlamında dünya 5'ten büyüktür anlayışıyla karşı çıkıyoruz. Dikkat edildiği gibi TC bütün uluslararası ve bölgesel olayların merkezinde kilit ülke olarak yer almaktadır. Birkaç tane üzücü olay oldu. Somali'de meydana gelen terör saldırısı nedeniyle hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyoruz. Yine Güney Kore'de festivalle hayatını kaybedenler oldu. Ve yine Hindistan'da köprü çökmesi sonucu insanlar hayatını kaybetti. "MEVLÜDE HANIM ÖRNEK BİR İSİM OLARAK YAŞADI" Mevlüde genç bir anne olarak barış içinde yaşayalım diye, kendi çocuklarına kötülük aktarmamak için acısını kendi içine gömdüğünü ifade etti. Bu çok abidevi bir davranış. Hele bir annenin acısını içine gömmek zorunda kalması. Bu her zaman her yerde bütün insanlığa örnek olacak bir sembol isim olarak yaşadı. Alman şansölyesinin yayınladığı mesaj da çok önemli. Türkçe başınız sağ olsun diyerek Mevlüde hanımın son yolcuğunda onu selamladı. Bugün Almanya'daki siyasetçilerin sadece Mevlüde Genç'e Bu Türk ve İslam düşmanlığına karşı güçlü bir tavır almaları gerekiyor. Aksi takdirde faşist katillerin yaptığı bu eylemler sadece basit kınamalarla geçiştirilen sıradan vakalar olarak ele alınır ki bu son derece yanlış olur. "60 YILLIK HAYALİ OLAN PROJENİN HAYATA GEÇMESİ SEVİNDİRİCİ" TOGG otomobilinin üretime geçmesiyle devrim otomobilinin nasıl engellendiği, Türkiye'nin geçmişte oyun değiştirici olarak içinde bulunduğu sektörlerin nasıl yok edildiği, Türkiye'nin 60 yıldır hayali olan projelerden birinin hayata geçmesi sevindirici bir gelişme oldu. Dünyada yankılanması da Türkiye içerisinde milletimizin bir özleminin yerine gelmesi bakımından Türkiye Yüzyılı'nın somutlaşan adımlarından bir olarak gündeme geldi. 'KİMYASAL SİLAH' İDDİASINA TEPKİ Terörle mücadelemiz dünyanın en meşru mücadelelerinden bir tanesidir. Bu terör örgütlerinin ideolojilerine takılıp kalırsak, bu tek başına meseleyi çözmüyor. Bunların arkasında siyasi projeler var. Buna hiçbir şart altında müsaade etmeyeceğimizi ifade etmek istiyoruz. Burada mücadeleyi hem siyasi, hem diplomatik, hem de fiziki olarak veriyoruz. Terör örgütünün bir takım çevrelerden aldığı akıllarla Türkiye içerisinde karşılık bulması son derece vahimdir. Bunlardan bir tanesi TSK'nın kimyasal silah kullanıyor ifadesidir. TSK'nın kimyasal silah kullandı diye bir aşağılık iftiranın dillendiriyor olması bu nefret suçu mu, ifade özgürlüğü müdür? Dünyanın herhangi bir ordusuna kimyasal silah kullanıyorsunuz dediğinizde bu en ağır suçlamadır. Asıl burada nefret siyasetini, terörü meşrulaştırmak, devreye sokmak için olduğunu görüyorsunuz. Pek çok doktor arkadaşımız bu yapılan açıklamaları reddetti. Bu alanın çoğulcu bir şekilde düzenlenmesi. Bu düzenlemeleri oraların demokratikleşmesi ve çoğullaşması için göstereceğiz. Geçmişte terör yolu olarak nitelendirilen bugün Kültür Yolu olarak nitelendirilmesi nereden nereye gelindiği bakımından önemlidir. MİT'in yaptığı operasyonlar burada ne kadar büyük sonuçlar aldığını göstermektedir. YUNANİSTAN'IN GERİ İTMELERİ Yunanistan'ın Ege'de işlediği insanlık suçları bitmek bilmiyor. Son rakamlara baktığımız da 2020, 2021, 2022'de Yunanistan'ın 1671 vakada 46 bin kişiyi geri ittiği görülmüştür. Bütün bunlar Avrupa'nın bilgisi dahilinde gerçekleşiyor. Bu gerçekten utanç vericidir. TAHIL ANLAŞMASI İPTALİ Rusya bu anlaşmayı durdurduğunu ifade ediyor. Bu konuda büyük üzüntü duyduk. Bu hem bölgenin hem de insanlık için kıymetli bir çabadır. Bu anlaşmanın tekrar işlev kazanmasını bekliyoruz. Sistematik bir şekilde şehitliklerimize köpek maması atılarak, köpeklerin oraya yoğunlaşması ve bu şekilde şehitliklerimizin zarar görmesi bakımında sinsi planlar uyguluyorlar. Orta Doğu'da DEAŞ'ın yaptığından Yunanistan'ın ne farkı var. Avrupa'nın ortasında tarih eser yok etmek gibisinden bir barbarlık kabul edilemez. Mahkeme basmanın Meclis'i basmaktan farkı yok. Bu milletvekilleri empati yapsınlar, kendileri Meclis kürsüsünde konuşurken birileri tarafından kürsünün basıldığını düşünsünler. Ama böyle hakimlere dönük hakaret ederek bir tavır ortaya koyulması son derece adapsız, barbar bir davranış olmuştur. Bu konuyu Meclis'in de değerlendirmesi gerekir. "KILIÇDAROĞLU ADAYLIĞINI İLAN ETSİN" Zaten biz bekliyoruz. Kılıçdaroğlu adaylığını ilan etsin cumhurbaşkanımızın karşısına çıksın. Bir kere cumhurbaşkanımızın böyle bir şey için harcayacak vakti yok. Bugün sosyal medyada bir video var. TOGG fabrikası bile yok ilan ediyorlar diye. Açıldı fabrika. Sayın Kılıçdaroğlu İngiltere'ye gidiyormuş. Seçimler Türkiye'de yapılacak. Londra'da, Washington'da yapılmayacak. Bu "Karşıma çıksınlar" cümleleri için de aynısı kendisine söylenebilir. FRANSIZ ŞİRKETİN DEAŞ'A DESTEĞİ Fransa'daki davada şu olmuştu bunu mahkemeye götüren sivil toplum örgütleri bunun Fransız istihbaratın bilgisi dahilinde olduğu söylemişti. Fransa'da dava seyri şöyle devam etti. Destekle ilgili dava devam ederken insanlığa karşı bir suç olduğu mahkemede düşürüldü. Aynı anda ABD'de görülen davada Lafarge, DEAŞ'a destek verdiklerini açıkladır. Böylesine utanç verici bir mesele olabilir mi? Her zaman söyledik bu terör meselesi başka meseledir. Bir terör örgütünü başka örgüt için kullanırsanız başka durumlarla karşı karşıya kalırsınız. Fransız hükümetinin Türkiye'nin terör örgütlerine karşı mücadelesini eleştirmek yerine kendi organlarının bilgisi dahilinde bu firmalar hakkında açıklama yapması gerekir. İSVEÇ NATO ÜYELİK SÜRECİ İsveç'le ilgili açıklamaları somutlaşana kadar duymuyoruz. Açıklama iyi ama hayata geçene kadar yeterli değil. Teröre destek veren ya da Hazine yardımını yasalar dışında kullanan bir durum olursa buna karar verecek mahkemelerdir. Bütün bunlar kendi içerisinde mantıklı tutarlı bir şekilde düzenlenmiştir.

1 yıl önce

Pençe-Kılıç Hava Harekatı'na yönelik yapılan eleştirilere AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik cevap verdi: Terör siyasetinin üyesi olarak konuşuyorlar

Milli Savunma Bakanlığı'nın sınır ötesine başlattığı Pençe-Kılıç Hava Harekatı'nı hedef alan ülkelere AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik Twitter'dan cevap verdi. Teröre karşı yürütülen operasyonların devam edeceğini belirten Çelik, "Terör siyaseti yapanlara karşı siyasi mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı. 'TERÖR İNSANLIĞIN DÜŞMANIDIR' Türkiye'yi sivilleri öldürmekle itham edenlere cevap veren Çelik, "Terör örgütüne destek veren kesimler, terörle mücadele operasyonlarımızın durmasını istiyorlar. Bunlar egemenliğimizi terör örgütlerine ve onların arkasındaki yabancı odaklara devretmek isteyenlerdir. Egemenliğimizi koruyacağız, terörle mücadeleye tavizsiz devam edeceğiz. Bu şebekeler, Türkiye’nin terörle mücadele operasyonlarına “savaş politikası” diyor. Terörle mücadelemize savaş politikası diyenler “terör siyaseti”nin üyesi olarak konuşuyorlar. Bu zihniyet, Türkiye Cumhuriyeti ile terör örgütünü eşit göstermeye çalışan sapkın bir zihniyettir. Terör insanlığın düşmanıdır. Terörle mücadeleyi engellemeye çalışmak, hukuk devletini ve demokrasiyi yok etmeye çalışmaktır. Terörün her türlüsüne karşı en güçlü mücadeleyi vermeye devam edeceğiz. Terör siyaseti yapanlara karşı siyasi mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz." dedi

1 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Türkiye enerjide merkez olacak!

AK Parti MKYK toplantısı sonrası, parti sözcüsü Ömer Çelik önemli açıklamalarda bulundu Çelik'in konuşmasından satır başları: Avrupa'lı dostlarımızın Ukraynalı mültecilere gösterdiği yaklaşımdan memnuniyet duyduğumuzu, ama aynısını Suriyeli mülteciler için de beklediğimizi dile getiridik. Türkiye Ukrayna-Rusya savaşında barış için önemli bir konumdadır. Geçtiğimiz yılın, ilerki yıllarda bakıldığıında en önemli bakılacak olan konunun Ukrayna-Rusya savaşının bütün ezberleri bozan bir tablo ortaya çıkarmasıdır. Bundan sonraki gidişat bu savaşa karşı alınacak önemlere bağlıdır. Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda dar bir kafayla hareket ediyorlar. Fransa'nın Macron tarafından, dış politikasının sadece Erdoğan karşıtlığına indirgenmesi görüyoruz. Bu çok dar bir rekabet anlayışından bakan, işbirliği yerine çatışma üretmeye çalışan bir zihniyetin ürünü. Dünyanın barış için yeni bir yazılıma ihtiyacı var. Tahıl krizinde, fakir ülkelerin karşı karşıya kalacağı kıtlık, Cumhurbaşkanımız liderliğinde aşılmıştır. Önümüzdeki dönemde artık yeni bir soğuk savaşın başladığı, dünyanın yeni stratejiler geliştirmesi gerektiği ortaya çıkmıştır. Doğu Akdeniz ve Kıbrıs'la ilgili gelişmeler, müttefiklerimizin Yunanistan'ın şımarıkça yaklaşımlarına destek vererek, vizyonsuz bir tavır ortaya koymuştur. KKTC'nin gözlemci olarak Türk Devletleri Teşkilatı'nda yer alması oldukça kıymetlidir. 2023 bütçesi onaylandı. hükümetimiz ortaya koyduğu bütçesiyle, ileriye dönük olarak vizyon belgeleri ortaya koymuştur. Dünya kupasının bir islam ülkesinde düzenlenmesi üzerinden provokasyon yapıldı. Dünyanın futbolla adı anılan ülkelerde uygulanan yasakların Katar'da nasıl çifte standartla anıldığını gördük. 17-25 Aralık, devletimizin egemenliğine en sinsice saldırılardan biridir. Türkiye enerjide büyük bir oyuncu oldu. Türkiye enerjide dağıtım merkezi olacak. 6 yaşındayken bir çocuğun uğradığı bu tecavüz, insalık vicdanında reddedilen asla ve asla affedilemeyecek bir suç. Kim olduğu hiç önemli değil, buna izin veren, buna göz yuman kim varsa hesap vermelidir. Bu çirkin eylemin mağduru olan kişinin korunması, mahkemenin hakşkatı ortaya çıkarması için sürecin takipçisi olacağız. Bu çirkinlikleri örtbas etmek isteyen kim varsa, bu mahkemenin elindeki delillere göre değerlendireceği bir şey. Bunların hepsinin hesap vermesi gerekir. Hiçkimse hakikatın örtbas edileceğine dair bir kuşkuya yapılmasın. (Taliban'ın kız öğrencilere eğitimi yasaklaması) Bunun islam açısında da kabul edilebilir bir yanı yok. Kılıçdaroğlu'nun Ekrem İmamoğlu açıklaması
 6'lı masada denirken bir bütünsellikten bahsedilemeyeceği görüldü. Bir siyasi parti açısından, genel başkanın belediye başkanının miting çağrısını sosyal medyadan öğrenmesi zaten tabloyu ortaya koyuyor. Son derece absürt bir tablo ile karşı karşıyayız. Kendi meselelerini çözemeyenlerin Türkiye'nin sorunlarını çözmeye talip olmasının nasıl içi boş olduğu ortaya çıkıyor. 6'lı masanın nasıl hareket etmesine dair HDP'den pek çok açıklama geliyor. HDP'den 6'lı masaya, bizi resmi olarak kabul etmiyorsanız oy istemeye de gelmeyin var. Selahattin Demirtaş'ın 'devleti yeniden inşa etmek' açıklamasının ne demek olduğu sorulmalı.

1 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten erken seçim açıklaması: 18 Haziran ile ilgili bazı sıkıntılar var

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MYK toplantısı sonrası gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Sözcü Çelik erken seçimle ilgili olarak, "18 Haziran'la ilgili çıkabilecek bazı sıkıntılardan dolayı bir değerlendirme yapılıyor" dedi.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10